Bir Amerikan Üniversitesi, Öğrencilerinden Ne Bekler?

Amerika da Lisans Deneyimi, Amerika Birleşik Devletleri Başkonsolosluğu tarafından yayınlanan "e-journalUSA" dergisinde Linda Tobash tarafından kaleme alınmış bir yazı...

Bayan Tobash yazısında şunlardan bahsediyor:

Farklı derslerin ve profesörlerin öğrencilerden istediği koşullar farklıdır ama genelde ABD üniversiteleri öğrencilerden, sınıftaki tartışmalara ve etkinliklere katılmalarını ve dersin bütün ödevlerini yapmalarını bekler. Final notları çoğunlukla ara dönem ve final sınavları ile diğer derslerden alınan notların birleşiminden oluşur. Bu yazıda çeşitli uygulamalar açıklamaktadır. Linda Tobash, Uluslararası Eğitim Kurumu nun Üniversite Yerleştirme Hizmetleri yöneticisidir.

ABD lisans sınıfı ortamı, genellikle öğrencilerden derste etkin bir katılım göstermelerinin beklendiği bir yerdir. Her profesörün kendi öğretme tarzı ve beklentileri vardır ama çoğunluğu öğrencilerden aktif bir şekilde öğrenmelerini bekler. Genellikle birinci sınıfta profesör, öğrencilere ders programı verir ya da öğrencileri ders programının açıklandığı dersin web sitesine yönlendirir. Bu müfredat dersin amaçlarını, okuma ve çalışma ödevleri, not sistemi politikası, devamlılık politikası, öğretmenin yaklaşımı ve felsefesiyle ilgili ana hatları ortaya koyar. Profesörlerin en çok taşıdığı bazı ortak beklentiler arasında aşağıdakiler yer alır:

  • Öğrencinin sınıfta katılımcı olması: Bir çok üniversitede devamlılık politikasını profesör belirler. Diğerlerinde üniversite genelinde bir devamlılık politikası vardır, ör. öğrencilerin üç dersten fazlasını kaçırmamaları gerekir. Bazı üniversitelerde devamlılık takibi zorunlu değildir ve bu nadir görülen bir şeydir. Devamsızlık öğrencinin aldığı final notunu etkileyebilir (yandaki tablodan görebilirsiniz). Ayrıca bazı profesörler "sürpriz" sınavlar (ör.habersiz) yaparlar. Eğer öğrenci orada değilse sınavı kaçırır ve bu onun final notunu da etkiler.
  • Öğrenciden ders için hazırlık yapması beklenir: Profesör ders müfredatında genellikle bütün ödevleri belirtir. Öğrencilerden derste işlenecek materyali derse gelmeden önce okumuş olmaları ve tartışmaya hazır olmaları beklenir. Bazen öğrencilerden çalışma grupları oluşturmaları ve projelerde ortak çalışmaları istenir. Çoğu üniversite rehberi, çalışmaya devam etmenin ve geride kalmamanın önemini vurgular. Çalışmanın yoğunluğu yüksek olmalıdır ve genellikle öğrenci bir kez geride kaldı mı kendisinden en kısa sürede "yakalaması" beklenir. Bu nedenle işin özü "devamlılık"tır.
  • Öğrenciden bütün ödevlerini zamanında teslim etmesi beklenir: Geç teslim edilen ödevler, ör.yazılar ya da projeler, genellikle düşük not alır. Bazı profesörler geç teslim edilen ödevi her ne koşulda olursa olsun kabul etmeyebilir.

Öğrenciden sınıfta katılımcı olması beklenir. 200 den fazla öğrencinin bulunduğu büyük sınıflarda profesörler ile öğrenciler arasındaki görüşmeler sınırlı kalabilir. Bunun yanında bir çok öğrencinin sınıfları daha küçük olacağı için bu sınıflarda tartışmalara sık sık katılmanın final notuna katkısı olacaktır. Öğrencilerden sorulara cevap vermeleri kadar soru sormaları da beklenir. Bir çok dersin amacı öğrencilerin derste öğretilen bilgileri sentezlemesi ve kendi fikirlerini oluşturmalarıdır. Bir başka deyişle öğrencilerden sadece bilgileri özümsemeleri değil aynı zamanda geliştirmeleri, ifade edebilmeleri ve herhangi bir konu, tema ya da alandaki kendi düşüncelerini savunmaları da beklenir.

Peki bir lisans öğrencisinin ders türleriyle ya da alacağı derslerle ilgili beklentileri nelerdir? Lisans öğrencisinin ilgisini çekebilecek farklı türlerde bir çok ders vardır. İlk yılda 100 ya da daha fazla öğrencinin bulunduğu derslere kayıt olmak alışıldık bir şey değildir. Büyük formatı olan bu dersler genellikle çok sayıda materyali vardır ve öğrencilerden tam not almaları beklenir. Sık sık sınav ya da test yapılabilir. Öğrencilerin birbirleriyle küçük çalışma gruplarında yüz yüze (F2F) ya da web tabanlı çalışma programı aracılığıyla bir araya gelmeleri gerekebilir.

30-40 öğrencinin bulunduğu sınıflar büyüklük açısından daha küçük olmalarına karşın bu sınıflarda öğrencilerin etkileşimi daha önemlidir. İleri düzeydeki derslerde sınıfın büyüklüğü genellikle daha küçük olsa bile bazı dersler seminer olarak, bazen 10 ya da daha az öğrenciyle yapılır. Bu küçük ders ortamlarında ders için hazırlık yapmak ve aktif bir katılımcı olmak yine çok önemlidir.

Deney yapmanın esas olduğu zor bilimler ve matematik gibi diğer türdeki dersler çoğunlukla laboratuarda yapılır. Sanat öğrencilerinin bazı dersleri, kavramları öğrenecekleri ve projeler yapacakları sanat stüdyolarında yapılır. Aynı şekilde dansçılar, oyuncular, şarkıcılar ve diğer müzisyenlerin derslerinin büyük çoğunluğu uygulama ve performans odaklı olacaktır.

Öğrenciler ayrı bir ders olarak almak istedikleri dersler için düzenleme yapabilirler. Bu öğrenciler, bireysel araştırma, yazılar ve dönem boyunca profesörle görüşme zamanlarının belirlendiği bir program içeren bir çalışma tasarlamak için genellikle bir profesörle birlikte çalışırlar.

Sayıları artmakta olan kampüslerde, öğrencilerin bir iletişim seçeneği belirlemeleri gerekir: yerinde (yüz yüze) ya da web tabanlı (uzaktan eğitim) eğitim. Öğrencilerin bazı dersleri gerçek sınıflarda ve bazılarını da web üzerinden almaları alışılmadık bir durum değildir. Bir öğrenci daha önce hiç uzaktan eğitim almamış olabilir ancak öğretim görevlileri arasında dersle ilgili ek bilgileri, ödevleri yayınlama da ve öğrencileri ek kaynaklara yönlendirmede web kaynaklarını kullanma eğilimi gittikçe artmaktadır. Bu nedenle üniversitede uygulanan web tabanlı derslerin işlevselliğine alışmak önemli bir konudur.

Bazı öğrencilerin mezun olmaları için staj yapmaları gerekecektir. Buradaki hedef, aldıkları eğitimi gerçek dünya deneyimi ile tamamlamak ve öğrencilere bu alanın gerçekten bulunmak istedikleri alan olup olmadığını anlamalarını görmeleri için bir şans vermektir. Genellikle öğrenciler kendi dallarına yakın olan şirketlerde ya da iş kollarında iş bulurlar. Diploma kredisi için, öğrencilerin staj deneyimlerini aktarmalarını imkan veren periyodik sınıf toplantılarına sık sık katılmaları gerekecektir. Staj karşılığı maaş teklif edilebilir ama çoğu stajyerlik ücretsizdir ya da çok az bir ücret ödenir. Mühendislik gibi bazı alanlarda öğrencilerin yaz tatillerinde staja katılmaları önemle tavsiye edilir. Bu yaz stajlarının genellikle üniversitede geçerli kredi değeri yoktur.

Diğer bir etkili model, derslere hizmet ederek öğrenme yoluyla katılma ya da müfredatın bir parçası olarak öğrencilerin hizmet ederek öğrenme deneyimlerine katılmalarını sağlamaktır. Hizmet ederek öğrenme, öğrencilerin sınıfta öğrendiklerini belirli bir toplulukta sorunları ve meseleleri çözmek için kullanmalarıdır. Topluma yardım etmeye ek olarak amaç, öğrencilere toplumsal bir sorumluluk aşılamak, bir tür demokrasi ve vatandaşlık duygusu uyandırmaktır.

Başkonsolosluğun e-dergisinde yazılan bu deneyim yazısı elbetteki Amerika Birleşik Devletleri nin görüş ve politikasını tam olarak yansıttığı düşünülemez.


Kaynak: usemb-ankara.org

Yayın tarihi: 25.12.2008

  • Paylaş: