1991 yılında Türkiye’den direkt uçuşların başladığı Malta 2 asırdır Büyük Britanya sömürgesi bir ülke. Ziyaretçilerin cennete açılan bir pencere olarak görüp büyük bir hayranlıkla gezdikleri tarihi yer ziyaretçilerine aynı zamanda Avrupa kültürünü de hediye ediyor. Malta Hava Yolları ve DEIK Türkiye – Malta iş konseyi kurucu başkanı Sn. Halis Ali Çakmak Türkiye’den Malta’ya yapılan tarifeli uçuşların 2003 yılında haftada 5 sefere çıkarıldığını bu rakamın 2010 yılına kadar 10’a çıkarılmasının planlandığını belirtiyor. Çakmak, Malta’nın Avrupa Birliği’ne dahil olduktan ve Türkiye ile ilişkilerin DEIK sayesinde sıcaklaşmasından sonra İstanbul’da kısa bir süre sonra Malta büyükelçiliğinin DEIK binası içerisinde hizmete gireceğini söylüyor.
Yerel dil Maltaca
Malta’da halk yerel dil olan Maltacayı konuşuyor. Maltaca günümüzde Arapça’nın en yakın şubesi olarak kabul gören bir dil olsa bile; geçmişten gelen Fenikece, yıllardır hâkimiyeti altında oldukları devletin dili olan ve Maltada 2’nci dil olarak kabul edilen İngilizce’nin izleri ve yine en yakın komşu devlet olan İtalya sayesinde kazandıkları İtalyanca kelimeler Maltaca’yı çok zengin bir dil haline getiriyor. Tarih boyunca deniz korsanlarının yağmalamak veya dinlenmek için uğradıkları bu küçük ada devleti bu sayede pek çok tarihi zenginliği de bünyesinde barındırıyor. Malta’da hemen her köşe başında bir tarihi eser sizleri adeta geçmişte pembe bir masalsı yolculuğa davet ediyor. Malta’da kabul gören İngilizce sokak ağzından tamamen arınmış bir İngiliz aristokratının konuştuğu dil olarak kabul edilen temiz bir lehçe ve sözcüklerden oluşuyor. Geçmişten bu güne Maltalılar’ın en çok gururlandıkları tarihi başarıları Osmanlı İmparatorluğunun hâkimiyeti altına girmemiş olmaları, yani Osmanlıyı bozguna uğratmaları olsa bile bunu Avusturya Viyana’da görülen bir vahşilikten ziyade tamamen egodan arınmış bir gurur anısı olarak hatırlayıp önderleri olarak kabul ettikleri St. John’u minnetle anıyorlar. St. Jhon 1080’de adayı korsanlardan korumak için bir grup kurmuş ve korsan hakimiyetine son vermişti ancak o öldükten sonra günümüze kadar hâlâ St. Jhon şövalyeleri adanın güvenliğini sağlıyorlar. Hatta Osmanlıyı geri püskürten St. Jhon şövalyeleri Avrupa’da ses getirmiş ve bir anda Malta yenilmez armada olup çıkmıştı. Prof. Dr. İlber Ortaylı Malta için, “Akdeniz bir bütündür bunu değişik katmanlara hitap etse de bu adada çok daha iyi görüyoruz” diyerek adadaki ahenk içindeki kozmopolit yapıyı çok güzel bir şekilde açıklıyor.
Malta hakkında
Malta Adası Sicilya ve Kuzey Afrika nın arasında bulunuyor. Malta Adaları sıklıkla ve haklı nedenlerle güneş ve tarihin adası olarak nitelendiriliyor. 6000 yıllık bir medeniyetin beşiği olan Malta, her santimetrekaresi, tapınakları ve abideleriyle bu medeniyetlere tanıklık etmektedir. Malta stratejik konumu sebebiyle tarih boyunca Fenikelilerden Romalılara; Araplardan, Fransızlara, İspanyollara kadar bir çok ülkenin egemenliği altına girmiştir.
Bugün Malta Dünya'nın en Katolik ülkelerinden biri, bu küçük adanın neredeyse her metrekaresine bir kilise düşmektedir. Başka hiçbir yerde bu kadar fazla dini tatil yapılmamaktadır. İngilizler 1960 yılında Malta'nın bağımsızlığını ilan edişine kadar ülkenin hakimi oldular. Bu süre boyunca İngiliz dili , kültürü ve eğitim sistemi ülkenin tüm unsurlarıyla özdeşleşti. Ülkede İngilizce ve Maltaca (Maltese) dilleri kullanılmaktadır. İngilizce Malta daki herkes tarafından günlük yaşamın her anında yaygın olarak kullanılır.
Her sömürge ülkesi gibi İngiliz adli ve kamu hizmetleri sistemini benimsemişlerdir. İngilizce resmi dil olarak kullanılır. Kaliteli eğitim sistemi İngiliz sistemine benzer ve dil okulları Avrupalılar tarafından kabul edilmiştir.
Maltalıların genel yapısı Arapça, İtalyanca, İspanyolca ve tabii İngilizce. Arabayı sol şeritte (İngiltere ve Kıbrıs da) kullanıyorlar ve öğlen vakitleri ‘Siesta’ yani işlerine mola veriyorlar. Başka bakımlardan Maltalılar çok toleranslı, açık görüşlü ayrıca tüm kültürlülere karşı ilgili ve saygılılardır.
Sanat ve kültür
Valetta daki "Grandmaster s Palace" bugün Maltaların Parlamentosudur. Müze severler sayısız hazineler bulacaklardır. Her müzede Malta'nın doğal tarihinden, arkeolojiden, savaş döneminden, tapınaklardan ve denizcilikten eserler bulunmaktadır. Malta Kütüphanesi: toplam 300.000 ve 12 yy. başlıyan kitaplar barındırıyor.
Gezi Turları
Adanın Güneyinde Dingli Cliff soluk kesici kayalıklar bulunyor. Tarxien ve Hagar yakınlarında Cilalı taş devrine ait Tapınaklar görmeye değerdir. Ve yine ada üzerinde bir başka keşfedilecek yer ve ortacaga ait Medina şehiri. Malta ya gelip de kardeş adalar Comino ve Gozo'yu ziyaret etmeyen yoktur. Huzur veren "Zamanın durduğu ada" Gozo, Malta dan daha yeşildir. Bunların dışında Azure Window, Ta Pinu Basilica, Xewkija daki yeni kilise ziyaret edebileceğiniz diğer yerlerden birkaçı.
Yiyecek
Malta mutfağı yüzyıllarca orada yaşamış Araplar, İtalyanlar, İngilizler, İtalyanlar ve İspanyollardan etkilenmiştir. Sicilya mutfağıyla ise büyük benzerlikler göstermektedir. Tabii ki çok çeşitli balık yemekleri olduğunu söylememize gerek yok. Minestra ve Aljotta, Malta'nın farklı lezzetteki iki çorbası. Mevsimlik salatalar ve sebzeler, Malta mutfağının önemli bir parçasını oluşturmaktadır. Makarna Malta’lıların baş yemeğidir.
İklim
Malta’da tipik Akdeniz iklimi hakimdir; kışları ılık, yazları ise sıcak ve kurak geçer. Yıllık toplam yağış oranı düşüktür. Yağışlar, genellikle ekim ve şubat ayları arasında görülür. Yaz ortasında yağış, nadiren hava sıcaklığının gündüz bunaltıcı bir sıcaklar çıktığı zamanlarda meydana gelir. Kışlar sert değildir. Ocak ayında gündüz sıcaklık
Rüzgarlar Malta ikliminin belirleyici özelliklerindendir. Denizden gelen soğuk meltem rüzgarı yazın serinleticidir ama kışın kuzeydoğu yönünden esen rüzgarlar liman duvarlarına çarpan dalgaları kuvvetlendirir ve Gozo’ya yapılan feribot seferlerinin aksamasına neden olur.
Deniz sıcaklığı, adaların çevresinde, kış ortasında 14.5°C’ den, Ağustos ve Eylül aylarında 25°C’ ye kadar değişir.
Yemek
Malta çok kaliteli restoranların bulunduğu bir bölge olarak bilinmez, ancak, yemek hem güzel hem de ucuzdur. Yemekler üzerinde görülen en belirgin etki Sicilya’dan gelmektedir ve bir çok ucuz restoranda makarna ve pizza bulunur. İngiliz tarzı yemekler de (ızgara pirzola, sosis ve patates püresi, ve sebzeli rosto gibi), özellikle turistik bölgelerde yaygın olarak bulunabilir. Vejetaryenler için de, bir çok restoranın ana menüsünde vejetaryen yemekleri bulunur.
Konaklama Seçenekleri
Konaklama konıusunda okul 3 seçenek sunmaktadır.
-Aile yanı
-Okul yurdu
-Apartman dairesi
Okul tarafından özenle seçilmiş olan güvenilir ailelerin yanında kalmak, hem ev ortamında yaşamanın rahatlığı, hem ekonomik oluşu, hem de pratik açısından en uygun konaklama seçeneğidir. Sizin isteğinize göre yanında kalacağınız ailenin kendinize ait bir odanız olacaktır ve aile size hafta içi her gün sabah kahvaltısı ve akşam yemeği, hafta
sonları ise üç öğün yemek sağlayacaktır.İngilizce pratiği açısından, aynı evde aynı milletten ya da aynı ana dili konuşan öğrencilerin kalmasına izin verilmemektedir. Elbette birlikte kalmak isteyen öğrenciler için bu mümkün olabilmektedir ancak, tavsiye edilmemektedir.
Malta Üniversitesi
Son yıllarda, özellikle Avrupa birliğine kabul edildikten sonra dikkatleri üzerine çeken Malta, eğitimde de en son teknolojik yenilikleri takip ederek öğrencilerine sunmayı kendine amaç olarak belirlemiş bir eğitim merkezi olma yolunda hızla ilerlemektedir. 1769 yılında kurulan Malta Üniversitesi başkent Valletta’da mütevazı bir binada eğitim yaşamına merhaba demiştir. 1968 yılına değin pek çok başarılı öğrenciyi mezun eden okul artan öğrenci talebini karşılayabilmek ve bilimsel yenilikleri sürekli takip edebilmek için yeşil ile maviyi kavuşturan, görülmeye değer güzellikteki yeni yerine taşınarak aslında öğrencilerine okulların sadece gri renkten oluşan birer taş duvar olmadığını ispatlamaktadır. Okul özellikle mühendislik dalında uzmanlaşmış kadrosu ile dikkat çekerken öğrenciler tarafından en çok tercih edilen bölümler İnşaat Mühendisliği, Elektrik Elektronik Mühendisliği, Makine Mühendisliğe ve tabii ki Bilgisayar mühendisliği olarak göze çarpmaktadır. Öğretim Görevlilerini seçerken özellikle profesyonel yaşama dikkat eden okul, bu sayede öğrencilerine standart eğitimin yanı sıra profesyonel hayata karşıda özenle hazırlamaktadır. Mevcut öğrencilerin %10 unu oluşturan yabancı öğrenciler seçimlerini yaparken bu unsuru da göz önüne almaktadırlar. Okul kredili sistemde eğitim vermekte olup öğrencilerinden her akademik yıl için 60 kredi beklemektedir. Türkiye den geçişleri kabul eden okul Avrupa Kredi Transferini kabul ettiği için eğer üniversiteniz bu sisteme üye ise kredilerinizi kabul edecek ve bu sayede geçmişte gördüğünüz derslerden muaf sayılacaksınız.
Malta gecesi 15 Nisan’da yapıldı
Malta gecesi 15 Nisan akşamı The Marmara Oteli’nde yapıldı. Malta ile ilgili genel bilgilerin verildiği ve Avrupa Topluğu’ na katılmasından sonraki vize rejiminin anlatıldığı toplantıya Türkiye Malta İş Konseyi Başkanı Halis Çakmak’ın yanı sıra Malta Üniversitesi, Malta Turizm Bakanlığı, Air Malta, Malta Üniversitesi ve Link Dil Okulu yetkilileri katıldı. Türkiye ve Malta arasında turizm ve eğitim alanlarında ilişkilerin güçlendirilmesi ve yeni işbirliklerinin kurulmasının amaçlandığı gecede tarihçi İlber Ortaylı da bir konuşma yaptı.
Malta son yıllarda İngilizce eğitim almak isteyen öğrenciler için yakın konumu, özellikle kış aylarındaki ekonomik maliyetleri ve genellikle vize sıkıntısı olmaması nedeniyle tercih edilen bir alternatif haline geldi. Akdeniz in kalbinde yer alan Malta adası, İtalya ya çok yakın. 1964 yılına kadar İngiliz Hükümeti kontrolünde bulunan Akdeniz in bu şirin adasında Maltaca ve İngilizce konuşuluyor. Köklü bir geçmişe sahip adada Roma dönemi eserlerine rastlamak mümkün. 35 lisanslı kursun bulunduğu adada nüfus 381.600. Her yıl adaya 30.000 öğrenci gidiyor. Malta turistik bir ada olduğundan, fiyatlar yaz ve bahar aylarında artıyor, kış ve sonbahar dönemlerinde ise düşüyor. Malta’da ki okullarda Avrupalı öğrenciler yoğunlukta.
Detaylı bilgi için: www.visitmalta.com